Bir Ada Bin Hüzün / Şaban Çetin

Yazar Hakkında : Şaban Çetin 1976 yılında Yozgat ili Çekerek ilçesi Tipideresi Köyünde doğdu. İlköğrenimini köyünde tamamladıktan sonra Çekerek İmam Hatip Lisesine başladı. 1990 yılında İstanbul ‘a taşınmalarıyla Pendik İmam Hatip Lisesini tamamladı. Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünü ve aynı üniversitenin Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Marmara Üniversitesinde Pedagojik Formasyon eğitimi aldı.

Yazarın Eserleri : 2011 yılında “EYLÜL VE YAĞMUR”  şiiri kitabı yaymlandı.  2023 yılında “BİR ADA BİN HÜZÜN” kitabı yayımlandı.

Köşe Yazarlığı : MiraHaber.com, bizimsemaver.com ve Yenisöz gazetelerinde köşe yazıları yazmaktadır.

                                                         BİR ADA BİN HÜZÜN

Öncelikle bir edebiyatçının yazısı hakkında kelam etmek çok zor. En azından ben çok zorlandım. Sürçü lisan ettimse affola diyerek başlamak isterim. Bir Ada Bin Hüzün 128 sayfa ve 23 bölümden oluşmaktadır. Yazarın her bir bölümde farklı bir mekanı ve hikayeyi ele aldığını görmekteyiz. 

Hikayelerinde oldukça akıcı bir anlatım tarzı kullanan yazar, her bölümde sizi farklı olayın içerisine sokmaktadır. Anlatımı güçlendirmek için tezat sanatına ara ara vermektedir.

“Ülkemizde her yıl 7 bin kişi trafik kazasında ölüyor. Ortalama 300 bin kişi de yaralanıyor. Kuş gribinden kaç kişi öldü diye,tavukların sokak sokak toplanarak itlef edildiği ülkemizde, neden kimse arabaların zararlarında bahsetmiyor. “ 

Konuları yer yer şiirlerle ve anonim parçalarla besleyan yazar anlatılan konuyu güçlendirmektedir.

“Derinden ah çekip içilir son çay”

“Dalarsın usulca sonsuz uykuya”

“Araz akar lil ile / Deste deste gül ile / Men yarimi sevirem / Şirin şirin dil ile”

 Yazar anlatılan bazı hikayelerde okuyucunun mekanda kaybolmasına izin veriyor. “Olaydaki kişi gerçekten göl kenarında çay mı içiyordu? Yoksa olay hiç yaşanmadıda yolculuk esnasında rüyamı görüyordu ?“  Yol Uykusu sayfa 8.

Küdüs’ten Neşet Ertaş’a adlı bölümde tasvir ettiği Hacı Beşir Camii o kadar detaylı ve güzel anlatıyor ki; okuyucuya, camiyi yazarın gözüyle gezintiye çıkmış hissi uyandırıyor. Tabi bu arada geçmişle günümüz arasındaki tespiti yapmaktan kaçınmıyor.

Kemal Felsefesi’nde, kişilerin kemale ermek konusundaki fikirlerini, kendi yaşantısıyla ortaya çıkan varoluş biçimini güzel sözlerle anlatmaktadır.

“Kemale ermek, yaktığı canların alevinde yanıp pişmektir, insan kendi tutuşturduğu ateşin alevinde olgunlaşır ancak”

“Gülü yetiştirir dikenli çalı

 Arı her çiçekten yapar balı

 Kişi sabır ile bulu kemali

 Sabretmeyen maksudunu bulamaz.”

Yasin Ağan

Sorgun Düşünce Kulübü

Author: yasin66
İsim: YASİN AĞAN

Bir yanıt yazın