İnsanın fani âlemden ebedi âleme göçüp gideceği bilindiği üzere, bu dünyada kendini neslini ve çevresini ebedi âleme hazırlayan yol gösteren birçok rehber zuhur etmektedir. İnsanoğlu yaşamı boyunca sürekli öğrenmekte, bu öğrenmenin sonucunda kendini geliştirmektedir. Hayat boyu yol göstericiler ve rehberler dini öğrenmeyi kolaylaştırmakta ve insanlar bu rehberler ile kendini ebedi âleme hazırlamaktadır.
Dünyanın dört bir yanına Peygamberler gönderildiğini biliyoruz. Âlimler, ulemalar, kutuplar, peygamberlerin gölgeleridir. Bu zevat ilim ve irfanlarıyla insanoğluna rehber olmaya çalışmışlardır. Büyük kitlelere hitap etmekle birlikte, Yüce Yaradan’ın bizlere koyduğu sınırlar çerçevesinde ahlaki kuralları, saygıyı, sevgiyi ve toplumda rahat, huzurlu, mutlu yaşayabilmek adına Hak’kın kelamını anlatmışlardır ve insanlara yol gösterici olmuşlardır. Bunlardan biri Şeyhu’l-Ulema Şakir Efendi’dir.
Şakir Efendi 1853 yılında Yozgat’ın Dedikhasanlı köyünde dünyaya gelir. İlk tahsilini babası Ali Efendi’den aldıktan sonra Osman Paşa Tekkesi Medresesine kaydolur. Yüksek tahsil için Kayseri’ye gider. Hunad Hatun Medresesinde okuyup ikmali nüsah (bütün sayfaleri tamam etmek okuyup bitirmek) eyleyerek Kızıklı Hacı Kasım Efendi’den icazet alır. Sürekli ilim irfanla meşgul olur. Kayseri’de evlenir, 6 oğlu 2 kızı dünyaya gelir. Soyadı kanunu ile SUNTAY soyadını alır. 1937 yılında ebedi âleme hicret eder.
Şakir Efendi kısa zamanda ismini duyurur. Yozgat’ın Demirli Medresesinde ve birçok yerde ilim dağıtır. Hak aşığı, keramet ehli bir insandır. Kalp gözü açık olan Şakir Efendi birçok talebe yetiştirmiştir. Şiranlı Nakşi Halidi Şeyh Mustafayı Rumi Efendi’ye inkisap eder. Şakir Efendi’yi anlamak tanımak bana kutsal beldelerimiz Mekke ve Medine yolculuğumda nasip oldu. Diyardan diyarlara manalara götürdü bu ilim ve tasavvuf insanı beni… Yozgat’ın manevi mihmandarı ve keramet ehli Şakir efendinin bir çok kerametinden bahsedilmiş kitapta. Bunlardan beni çok etkileyeni şu oldu: Alem-i Berzahta Ankara’nın manevi mihmandarı Hacı Bayram Veli Hz. başkanlığında alimlere, kutuplara, kavslara bölge bölge görev dağıtılırken Şakir Efendi’ye sıra gelmez telaşlanır. En son Hacı Bayram Veli Hz. “Şakir Efendi sana Anadolu’yu emanet ettik” deyince Şakir Efendi gözlerini açar ferahlar.
Yozgat’ımızın bağrından yetişen Şakir Efendi’nin şu an Dedikhasanlı köyünde naaşı bulunmaktadır. Anadolu onun yetiştirdiği talebeler ve manevi koruma ile saf pak temiz kalmış, inşallah kalmaya da devam edecektir. Bizler de Şakir Efendi’nin emanetine, emanetlerine sahip çıkar, inşallah Şakir Efendi’yi yaşar ve yaşatırız.
Mehmet Akif KILIÇOĞLU
SORGUN DÜŞÜNCE KULÜBÜ